holden caufield'ı anlamak gerek önce. holden çılgın bir karakter, tanımak lazım onu. obsesif olduğu konuları da bilmek, onlara o gözle bakmak, holden'ın dilinden konuşmak önemlidir. phoebe kimdir mesela, neden holden için 'masumiyet'tir phoebe bunu düşünmek lazım. central park'ta kışın donan gölde yaşayan ördeklere ne olduğuna da takmıştır holden. (sahi ne oluyor onlara??) holden çok hassas, çok duyarlıdır aslında. sürekli argo konuşuyor, hiç birşey umrunda değilmiş gibi davranıyor diye onu duygusuz piç kurusu olarak betimleyenler çok yanılıyorlar. çok fazla duyguludur holden. kıskançtır, arzuludur. catcher in the rye'ı iyi ki lisede, en sağlam senede, en iyi analizlerle okumuşum. kendim alıp okusam bu kadar içine giremezdim belki olayların, bu kadar iyi anlayamazdım holden'ı. ackley hakkında söylediklerini ya da stradlater ile giriştiği kavgaları öyle içimde hissettim ki o ingilizce derslerinde, büyük tembel ben, ingilizce dersinde ders dinler, not alır, hocanın ağzının içine bakar oldum. holden'ın jane'e de bir takıntısı vardır ki, aylarca konuşulabilir üstünde. ama işte holden'ı holden yapandır onun bu obsesiflikleri. onun durumu ağırlaştıkça, hüznü artar okuyanın. çünkü adam acı çekiyor ve farkında bile değil. biz okurken anlıyoruz, kendine gel, bak haline diyesimiz geliyor resmen. çok fazla anlamak için holden'ı, catcher in the rye'u defalarca okusun herkes. çok şey katar adama, vakit kaybı değildir o kitap. bir de ilginç bir durum, j. d. salinger, yazarı, kendisinden çok şey katmış holden'a. bunun için biraz da salinger hakkında bilmek gerekiyor. gerçekten ilginç, gerçekten öğrenmeye değer.
holden'dan favorilerim arasına girmiş quote'lar yazmak istiyorum.
People never notice anything. - burada ne kadar hassas olduğunu çakıyoruz biraz.
Sex is something I really don't understand too hot. You never know where the hell you are. I keep making up these sex rules for myself, and then I break them right away. Last year I made a rule that I was going to quit horsing around with girls that, deep down, gave me a pain in the ass. I broke it, though, the same week I made it - the same night, as a matter of fact. -inanılmazdır bu sözlerinin geçtiği bölüm. gerçekten ilginç bir adam bu salinger.
I keep picturing all these little kids playing some game in this big field of rye and all… I'm standing on the edge of some crazy cliff. What I have to do, I have to catch everybody if they start to go over the cliff - I mean if they're running and they don't look where they're going I have to come out from somewhere and catch them. That's all I do all day. I'd just be the catcher in the rye. - kitabın kilit sözleri zaten, fazla açıklamaya gerek yok.
I hate phonies. - phony, holden'ın en çok kullandığı kelime. yukarıda bahsetmemiştim, dünyadaki ve insanlar arasındaki sahteliklere de ayrıca takıntılı bu aşmış çocuk.
Don't ever tell anybody anything. If you do, you start missing everybody. - kitabın son sayfası. gözlerden yaş gelirken bu cümle okunur ve onaylayan sesler, gözyaşlarına karışır. çok etkileyici, çok.
şimdi bu da holden'a değil de, direk salinger'a ait : am a kind of paranoiac in reverse. I suspect people of plotting to make me happy. - yeterince açıklayıcı?
meraklısına: bunlar gibi holden'dan bolca hoş quote istenirse diye, buyrunuz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
söylemeden edemicem..