15 Mart 2011 Salı

blog meselesi


Bir yerde gördüm, o kadar doğruydu ki, katılmadan edemedim. İşte Türkiye'min hali. fizy'mizin kapanması ilk maymunu, youTube'un kapanması ikinci maymunu, son olarak blogger'ımızın kapanması da üçüncü maymunu gösteriyor aslında. Bana sorarsanız üçüncüsü en ağır ve en acımasız olanıydı. Mesela benim günlüğümü, film ya da müzik eleştirilerimi, teşekkürlerimi, en sevdiklerime adadığım içimden gelen en saf duygularla ortaya dökülen kelimelerimi çaldılar benden. Müziklerimden ya da videolarımdan daha değerliler onlar, hatta hayattaki en değerli şeyler kelimeler.

Bir nevi konuşma özgürlüğümüzü elimizden aldılar, ifade özgürlüğümüze tecavüz ettiler. "nefret" değil doğru kelime, "utanç". Evet, ben artık yıllar boyunca taptığım ülkemde yaşamaktan utanç duyuyorum. Gurur duyduğum tarihime tutunamıyorum. Her zaman güvendiğim Türk zekasından şüphe duyuyorum. En kötüsü de, inancımı tamamiyle kaybediyorum. İyiye gideceğimize dair zaten ölüm döşeğindeki inancım, son nefesini verdi veriyor. Yazık. Yalnızca yazık. Görmedim, duymadım, bilmiyorum mantığı iliklerimize kadar işlemiş bizim. Bana dokunmayan yılan bin yaşasıncılar olmuşuz hep beraber. Ve bizim yüzümüze tükürenlere yarabbi şükür demeyi uykudan beter bir alışkanlık haline getirmişiz.

Sonumuz ne olacak bilmiyorum ama, benim sonum bu ülkede olmasın istiyorum, içim kan ağlayarak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

söylemeden edemicem..