14 Ekim 2010 Perşembe

melis


balözü demek, kelime anlamıyla.
canının parçası demek, benim sözlüğümde.

neden bugün, neden şimdi, sebebi basit aslında. bir kaç dakika önce skype mucizesi sayesinde yüzünü gördüm hanımefendinin. 1 ayı geçti çünkü görüşemiyoruz, malum erasmus maskesini takarak üstüne, dünyayı dolaşıyor kendisi. özlüyorum, doğal. zaten ben onu dormda kalırken de özlerdim. ben evde, o dormda, özlerdim yani. arada gelir 4-5 gün bizde kalırdı, öyle bir alışırdım ki, evden gittiği anda sanki koskoca evde yapayalnızmışım gibi hissederdim. kuşadası'na benden önce giderse ya da oradan benden önce dönerse, yine sudan çıkmış balık moduna girerdim. boğaziçi onunla anlam kazandı, onun yanına gitmek oldu boğaziçi'nde okumak. aynı kampüste olmak bile ayrı bir mutluluktu çünkü. dünyanın en zevksiz insanı da olsa, en azından arada mükemmel seçimler yapıyor, evet burada kendimi övüyorum başka kimseyi değil. çünkü öyle bir buldu ki beni, agresifliğimi yatıştırmasından, derdimi unutturmasına, kahkahalarımı paylaşmasından, içimi okumasına kadar, her mucizevi özelliğiyle daha da büyük parçam oldu benim. teşekkür notumda yazdığım gibi, 'ben' oldu o.

şimdi yüzünü görünce ekranı parçalayıp yanına gidesim geldi. ve zaten italya'ya ona gitmek isteyen ruhum, şimdi yerinde duramıyor, bedenime sığamıyor. nasıl bir yolunu bulurum da italya'ya giderim, onun planlarındayım şuan.

ve biliyorum, bu gece yine 1buçuk kişilik yatağında onun yanında uyuyacağım, hatta gecenin bir yarısı uyandıracak beni çünkü yine bilinçsizce ayağımı üstüne atmış olacağım.

ps: yılbaşında sensiz olmam kızım, bütün yılı sensiz geçirme gibi bir planım yok bilesin.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

söylemeden edemicem..